Kukla Tiyatrosuna Yönelik Tutum Ölçeği Geliştirme Çalışması

Ekip arkadaşlarımızdan M. Mahir AKSU’nun Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsünde devam ettiği sanat temelli eğitim ve kukla tiyatrosu alanındaki çalışmaları kapsamında kaleme aldığı makalesine yer veriyoruz. Kukla Tiyatrosuna Yönelik Tutumların ölçülebilmesi için alanda yapılmış ilk çalışma olmasından dolayı ayrı bir öneme sahip.

Bu çalışma yayınlanması için sayın Aksu tarafından Uluslararası hakemli bir dergiye gönderilmiş olup tüm hakları saklıdır. Dergide yayımlanmadan önce herhangi bir şeklide kullanılması yasaktır.

 

“KUKLA TİYATROSUNA YÖNELİK TUTUM ÖLÇEĞİ (KTÖ)”

GELİŞTİRME ÇALIŞMASI

 

 

         M AKSUa                                  Adnan KAN b

      Gazi Üniversitesi                      Gazi Üniversitesi

 

 

 

 

Öz

Bu çalışmanın amacı Kukla Tiyatrosuna yönelik Tutumları belirlemek için ölçme aracı geliştirmektir. Ölçme aracını geliştirmek için sistematik bir yaklaşım takip edilmiştir. Oluşturulan form Ankara ilinde bulunan 340 ilkokul (2,3 ve 4. sınıf) öğrencisi öğrenci üzerinde uygulanmıştır. Örneklem rasgele yöntemle ikiye bölünmüştür (n1=180; n2=160). Elde edilen veriler üzerinden ölçeğin geçerlik ve güvenirliğine kanıt sağlamak amacıyla faktör analizi, madde test korelasyonları, Cronbach α güvenirlik katsayısı hesaplanmıştır. İlk grup üzerinde açımlayıcı faktör analizi, diğer grup üzerinde ise doğrulayıcı faktör analizi yapılmıştır. Açımlayıcı analiz sonucunda, ölçeğin 20 madde ve 3 alt boyuttan oluştuğu belirlenmiştir. Bu boyutlar literatür doğrultusunda Duyuşsal ifadeler, Katılım veTepkisel İfadeler olarak adlandırılmıştır. Ölçeğin tamamı için Cronbach alfa güvenirlik katsayısı .93 iken her bir alt boyut için Cronbach alfa güvenirlik katsayıları .93 ile .72 arasındadır. Ölçeğin geçerliği çalışması kapsamında doğrulayıcı faktör analizi yapılmıştır. Yapılan analiz sonucunda 3 faktörlü yapı doğrulanmıştır. Tüm bu analizler sonucunda, Kukla Tiyatrosuna yönelik Tutumları ölçmeye yönelik tatmin edici düzeyde geçerlik ve güvenirliğe sahip bir ölçek oluşturulmuştur.

 

Anahtar Kelimeler

Kukla, kukla tiyatrosu, Etkileşim, Ölçek Geliştirme

 

 

 

 

 

 

a       Sorumlu Yazar: M AKSU Doktora Öğrencisidir, Kukla Tiyatrosu ile Sanat temelli eğitim üzerine çalışmalar           yapmaktadır. Gazi üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü

b      Dr. Adnan KAN Eğitim Bilimleri alanında profesördür. İletişim: Gazi Üniversitesi, Gazi Eğitim Fakültesi, Eğitim

Bilimleri Bölümü, Ankara. Elektronik posta: adnankan@gazi.edu.tr

 

 

Giriş

Kukla

Kuklanın kendine özgü bir imajı, kendine özgü izleyicisi ve kendine özgü bir estetiği vardır. Bu nedenle insanı taklit etmek kuklanın gerçekliğine ait değildir. Eğer kukla oynatıcısı, kuklasında insanı kopyalamaya çalışırsa başarısız olur. Çünkü bunu yaşayan oyuncu çok daha iyi yapacaktır (Baird, 1965). Bu noktada “Niye Kukla?” sorusu akla gelmektedir. Bir sanatçı, kanlı canlı yaşayan oyuncular varken neden anlatmak istediğini kuklalarla anlatmak istemiştir? Kukla bu özel anlamını nasıl kazanmıştır? Bu bölümde bu soruların cevapları aranacaktır. Bununla beraber kuklanın bir anlatım aracı olarak eğitimdeki yeri ortaya koyulmaya çalışılacaktır.

 

Kuklanın tanımı ve önemi

Kuklanın tiyatral ve günlük kullanımı, kukla üzerine çeşitli tanımlar yapılmasına yol açmıştır. Bu tanımlara bakacak olursak; “Hareketli yerleri iplikle sanatçının parmaklarına bağlanarak veya eldiven gibi bir kesiti kullanarak bir perdenin üzerinden oynatılan, bez, karton vb. hafif nesnelerden yapılmış insan ve hayvan figürleri: Ayakları olmayan, alttan içine el sokularak oynatılan çeşitli nesnelerden yapılmış bebek. Bu bebeklerle oynatılan oyun” (TDK Sözlüğü, 1988).

Günümüzde kukla tiyatrosu uygulamalarına bakıldığında, bu tanımın kuklanın bütününü açıklamakta eksik kaldığı görülmektedir. Kukla “insan ya da hayvan figürü” ya da çocukların oynadığı bebeğe benzemek zorunda değildir. Bebekler ve oyuncaklar bir kukla olamayacağı gibi kuklalar da bebek değildir. Kukla, bu tür kalıplarla sınırlandırılamayacak bir biçim ve işlev zenginliğine sahiptir. Bunun yanı sıra bu tanımda bir diğer eksiklikte; kuklaları çok büyük yapılabileceği gibi birden çok kişi tarafından oynatılabileceğini ilk elde okuyucuya açıklayamamış olmasıdır. Kuklanın ne olduğunun açıklanmasında önemli olan onun hangi maddelerden ve nasıl yapıldığının anlatılması değildir. Kukladaki büyü; insanlara yaşları ne olursa olsun bambaşka bir dünyanın kapılarını açmasına sebep olur. Bu büyüdeki felsefi ve psikolojik açıdan farklılaşan görüşleri betimlemek daha doğrudur.

İngiliz oyuncu ve oyun yazarı Foote; kuklayı, “doğal olmayan oyuncu” olarak tanımlamıştır. Amerikalı kukla düşünürü Paul McPharlin (1903-1948)’e göre kukla, “bir kişinin kontrolü altında oynatılan teatral figür” iken, Amerikalı kuklacı Bil Baird (1904- 1987)’e göre, “bir kişinin gücüyle oynatılan gösteri öncesinde cansız olan figür” dür. Rus kuklacı Sergei Obraztsov (1901-1992) için kukla, “bir malzeme, kişisel olmayan ve bir sahne karakteri gibi sunulabilen bir olgu” dur (Obraztsov, 1950). Kukla; sahne üzerinde “dönüşmüş olan” bir nesnedir. “Dönüşüm” derken kuklanın gösterim sırasında nesneyken yaşayan bir rol kişisine ya da karaktere dönüşümü betimlenmektedir. Bunun yanı sıra kukla; seyircinin zihinde canlı kılınan bir çeşit nesnedir (Jurkowski, 1988). Kuklalar üzerinde yapılan incelemeler kuklaların yalnız çocukları eğlendiren basit bir eğlence aracı olmadığını, eğlendirirken eğittiğini, yetişkinlerin de kuklalara ilgi duyduklarını, toplulukların duygu ve düşüncelerini dile getirdiği ve çağın sanat anlayışını, kültürel yapısını yansıttığını dile getirmektedir. Çocuk için oyun ve oyuncağın önemi birinci derecededir. O halde kukla ve kuklacılık bu açıdan ele alındığında bile değeri ayrıca ortaya çıkmaktadır.

Kukla çeşitleri

Kuklalar çok farklı malzemelerden (kâğıt, demir, bez, plastik, metal levha, tel, tahta, sünger, yün iplik…vb.) yapılacağı gibi farklı şekillerde oynatım şekilleri de düzenlenebilir. Kukla; buluş, beceri ve yeteneklere açık, gelişmeleri kabul eden bir sanat dalıdır. Bu özelliğinden dolayı kuklalar parmak kadar da olabilir çok büyük de olabilir (Oral, 2003). Kukla çeşitleri; El Kuklası, İpli Kukla (Marionette), Sopalı Kukla, Parmak Kukla, Yüzük Kukla, Tahta Kaşık Kukla, Eldiven Kukla, Canlı Kuklalar, Gölge Kuklaları, Levha Kuklalar, Telli Kukla, Vant Kukla (Vantrolog), Sünger Kukla olarak sıralanabilir (Oral, 2003). Bu çalışmada; kukla çeşitlerinden, İpli Kukla (Marionette), Sünger Kukla ve Gölge Kuklaları kullanılmıştır.

Kukla Sanatının Çocukların Yaratıcılıklarına Etkisi

Kukla, çocuğun yaşamına kendiliğinden ve çok erken yaşlarda dahil olan bir araçtır. Çocuk oyun oynarken kendi hayatını ve gerçekliğini ortaya koyup, oyun içinde bunu hayali olarak kurgulayıp yaratıcı bir biçimde kendi gerçekliğini dönüştürür. Çoğu çocuk, oyun oynarken gündelik hayatını oyununa katar (Temuçin, 2007). Kuklalarla oyun çocukların hayal gücünü, yeteneklerini ve yaratıcı düşünmeyi geliştirir. Çocuklara sunulan farklı kukla karakterleri onların hayal dünyalarının kapılarını aralamaya yardım eder. Bunun yanı sıra eğitim ortamında öğretmenlerin uygun ortam sağlayarak öğrencilerin kendi kuklalarını yapıp oynatmalarını sağlaması öğrencilerin yaratıcılıklarını ortaya koymalarını ve özgün ürünler oluşturmalarını sağlar. (MEGEP, 2007). Çocuk kukla oynatırken tüm dertlerini ya da sevinçlerini kukla aracılığıyla rahat bir biçimde dile getirir. Kukla izlerken de benzer bir empati kurar. Sahnede izlediği kukla inandırıcı olduğu sürece kuklanın oyunsu alanı onun günlük hayatında kurguladığı oyunlara çok yakındır (Temuçin, 2007).

 

Kukla Sanatının Çocukların Dil Gelişimine Etkisi

Çocuklar kukla oynatırlarken dili etkin bir biçimde kullanmaktadırlar. Eğitim alanında kukla tekniği kullanılırken öğretmen kuklalarla herhangi bir konu, olay, durum anlatttığında öğrenciler yeni kelimeler öğrenirler. Bunun yanı sıra bu öğrendikleri kelimelerin hangi durumlarda kullanıldığına ilişkin düşünceleri gelişir. Düzgün cümleler kurabilme, düşüncelerini çekinmeden açığa vurma gibi özellikler kukla etkinlikleriyle sağlanabilir. Bununla beraber kuklalarla yapılan etkinliklerde; bireyin dili akıcı, anlaşılır bir şekilde kullanma ve konuşmalarında Türkçe dil kurallarını kullanma, kendini rahat bir şekilde ifade etme gibi dil gelişim alanında hızlı bir ilerleme görülür (MEGEP, 2007).

 

Kukla Sanatının Çocukların Sosyal ve Duygusal Gelişimlerine Etkisi

Kukla etkinliklerinde çocuklar eğlenir, neşelenir, güzel vakit geçirir, bununla beraber zaman zaman duygulanır ve düşünür. Kukla sanatı; bireyi psikolojik ve sosyal baskılardan kurtararak duygu ve düşüncelerini ifade etme fırsatı verir. Bunun yanı sıra kukla; çocuğu tanımada büyüklere yardımcı olmak amacıyla bir tanıma tekniği olarak da kullanılmaktadır. Çocuklar kukla oynatırken kendisini kızdıran durumu kukla karakterinin ağzından daha kolay anlatabilir. Mutluluk, üzüntü, korku, şaşırma ve kızgınlık gibi duygularla; bu duygularda oluşan yüz ifadeleri arasında ilişki kurarlar. Bununla beraber kuklalar çocuğun grupla birlikte çalışma, dinleme, diğer kişilerle ilişki kurma, paylaşma, sorumluluk alma gibi sosyal ilişkilerini de geliştirir. Çocuklar kuklaları oynatırken kendini o kukla karakterinin kimliğine sokarak onun gibi düşünüp hissetmeye çalışacaktır (MEGEP, 2007)

 

Yöntem

Araştırma bir ölçek geliştirme çalışmasıdır. “Kukla Tiyatrosuna yönelik Tutum Ölçeği (KTÖ)” geliştirme çalışmasının hangi aşamalarda gerçekleştiği ve çalışma grubunun özellikleri aşağıda sunulmuştur.

 

Çalışma Grubu

Çalışma, Ankara ilinde bulunan 340 ilkokul (2,3 ve 4. sınıf) öğrencisi öğrenci üzerinde yapılmıştır. Tablo 1’de de görüldüğü gibi çalışma grubunun %47,95’i (n=163) erkek, %52,05’i (n=177) ise kadındır. Çalışma grubu belirlenirken öğrencilerin daha önce kukla tiyatrosu ile ilgili yaşantısının olması ve gönüllü olma ölçütleri dikkate alınmıştır.

Tablo 1: Çalışma grubunun sınıfa ve cinsiyete göre dağılımı

Sınıf K E Toplam
2 18 10 28
3 65 61 126
4 94 92 186
Toplam 177 (%52,05) 163 (%47,95) 340

Ölçeğin Geliştirilmesi

Ölçek geliştirmenin ilk aşamasında alanyazın incelenerek kukla tiyatrosu kavramına ilişkin göstergelerin neler olabileceği araştırılmıştır. Bu kapsamda yurt içi ve yurtdışında bu alanda yapılan çalışmalar incelenmiş ve ölçekte kullanılabilecek ifadeler belirlenmiştir. Toplamda 35 maddelik bir havuz oluşturulmuştur. Havuzda, duyuşsal ifadeler boyutunda ilişkin 13 madde, katılım boyutunda ilişkin 6 madde, tepkisel ifadeler boyutunda ilişkin ise 7 madde yer almıştır.

Oluşturulan 35 maddelik deneme formu, uzman görüşleri alınmak üzere konu alanında bilgi sahibi olan ve çalışma konusu hakkında bilgilendirilen ölçme değerlendirme alanından 2 uzman, Eğitim Bilimleri alanından 1 uzman ve Türkçe Eğitimi alanından 1 uzman tarafından değerlendirilmiştir. Uzmanların görüşlerinin alınabilmesi için üçlü derecelendirme (uygun/kısmen uygun/uygun değil) kullanılmıştır. Hazırlanan uzman değerlendirme formunda her bir madde, kukla tiyatrosuna yönelik tutumu ölçebilme, ilgili alt boyutla ilişkili olma, ifadenin anlaşılırlığı ve dilin uygunluğu başlıkları altında değerlendirilmiştir. Bu süreçte uzmanların belirmiş olduğu görüşler doğrultusunda maddelerin kapsam geçerliği Veneziano ve Hooper (1997) tarafından geliştirilen kapsam geçerlik oranı ile belirlenmiştir (Akt. Kılıç Çakmak, Çebi,Kan, 2014). Bu oran her bir madde için olumlu yanıt vermiş uzman sayısı toplamının toplam uzman sayısına oranının bir eksiği alınarak belirlenmiştir. Kapsam geçerlik oranı 0.80’nin altında olan maddeler çalışma kapsamından çıkarılmıştır. Elde edilen kapsam geçerliği oranları doğrultusunda ölçekten 6 madde çıkarılmış, bazı maddeler üzerinde ise düzenlemeler yapılmıştır. Son durumda 290 maddelik bir form oluşturulmuştur. Bireylerin, ölçekteki maddelere katılma düzeylerini belirlemek üzere “kesinlikle katılmıyorum (1)”, “katılmıyorum (2)”, “katılıyorum (3)” ve “kesinlikle katılıyorum (4)” şeklinde Likert tipi dörtlü derecelendirme ölçeği kullanılmıştır. Ölçek formunda bulunan olumsuz maddeler ters puanlanmıştır.

Verilerin Toplanması

Oluşturulan ölçek formu, ilkokul 2,3 ve 4. Sınıfta okuyan öğrencilere, çalışma hakkında bilgi içeren açıklayıcı yönerge ile birlikte okul müdürleri ve öğretmenleri aracılığı ile ulaştırılmıştır. 420 adet Ölçek formu dağıtılmış, çalışmaya katılan öğrenciler sınıf ve rehber öğretmenleri eşliğinde ölçeği sınıf ortamında doldurmuşlardır. Veri toplama süreci bir ay boyunca sürmüştür. Bu süreç içerisinde toplamda 365 öğrenci formu doldurmuştur.

Verilerin Analizi

Verilerin analizine başlamadan önce uç (extreme), sapan (outlier), eksik (missing) veya hatalı değerler düzeltilmiştir. Bu işlem sunucunda araştırmaya katılan toplam 340 öğrenciden gelen yanıtlar doğrultusunda ölçeğin geçerlik ve güvenirlik çalışmaları yapılmıştır. Bazı araştırmacılara göre ölçek geliştirme çalışmalarında ideal olan durum, AFA ve DFA analizlerinin farklı örneklem gruplarından elde edilen veriler üzerinde yapmaktır. Ancak alanyazındaki ölçek geliştirme çalışmaları incelendiğinde aynı örneklem grubunun rasgele olarak ikiye bölünmesiyle elde edilen veriler üzerinde de AFA ve DFA çalışmaları yapılabildiği görülmüştür. Bu çalışmada gerek zaman gerekse de maddi olanaklar göz önünde bulundurularak, araştırmaya katılan grup rasgele olarak 2 alt gruba bölünmüştür (n1=180; n2=160). İlk grup üzerinde Açımlayıcı Faktör Analizi (AFA), diğer grup üzerinde ise Doğrulayıcı Faktör Analizi (DFA) yapılmıştır. Bu durum çalışmanın bir sınırlılığı olarak düşünülebilir.

Araştırma kapsamında öncelikle verilerin faktör analizine uygun olup olmadığı (Kaiser-Meyer Olkin [KMO] katsayısı ve Barlett Sphericity Testi) değerlendirilmiştir. Kukla tiyatrosuna yönelik tutum Ölçeği’nin yapı geçerliğini belirlemek için analiz sonucunda ortaya çıkan faktörlerin birbiriyle ilişkili olduğu düşünüldüğünden promax döndürme ile temel bileşenler analizi kullanılarak AFA yapılmıştır. Ölçeğin alt boyutları ve toplam güvenirlikleri için Cronbach alfa katsayısı hesaplanmıştır. Madde geçerliğine kanıt sağlamak amacıyla madde test korelasyonları belirlenmiştir. Ayrıca AFA ile ortaya koyulan teorik faktör yapısının doğruluğunun test edilebilmesi için DFA yapılmıştır. AFA analizleri SPSS 22 paket programı, DFA analizleri ise lisrel 8.80 paket programı aracılığıyla gerçekleştirilmiştir.

Bulgular

Literatürde, ölçek geliştirme çalışmalarında faktör analizi yapılabilmesi için ulaşılması gereken örneklem büyüklüğü konusunda farklı ölçütler ve görüşler ortaya çıkmaktadır. Genel olarak örneklem büyüklüğünün ölçekteki madde sayısının 5-10 katı kadar olması istenmektedir (Akt. Kılıç Çakmak, Çebi,Kan, 2014; Kass ve Tinsley, 1979; Kline, 1994; Pett, Lackey ve Sullivan, 2003; Tavşancıl, 2005). Çalışmada da bu ölçüt göz ününde bulundurularak 180 kişi üzerinde AFA yapılmıştır.

Uygulama sonucunda elde edilen veriler üzerinde ölçeğin faktör yapısını ortaya çıkarmak ve bu yolla yapı geçerliğine kanıt sağlamak için açıklayıcı [explatory] faktör analizi uygulanmıştır. Analiz sonucunda ortaya çıkan faktörlerin birbiriyle ilişkili olduğu düşünüldüğünden promax döndürme metodu seçilmiştir. AFA analizleri SPSS 22 paket programı aracılığıyla gerçekleştirilmiştir.

Faktör analizine başlanmadan önce verilerin uygunluğunu saptamak üzere KMO katsayısı hesaplanmış ve Barlett Sphericity Testi yapılmıştır. KMO değeri .94 olarak belirlenmiştir. Kaiser (1974) KMO değerinin 0.5’ten büyük olması durumunda faktör analizinin gerçekleştirilebileceğini belirtmektedir. Pallant (2001) ise KMO değerinin 0.6’dan büyük olmasını önermektedir. Bu durumda gözlenen .94’lük KMO değeri, önerilen KMO değerinden çok yüksektir. Barlett Sphericity Testi verilerin çok değişkenli normal dağılımdan gelip gelmediğini kontrol etmek için kullanılabilecek istatistiksel bir tekniktir. Bu test sonucunda elde edilen chi-square test istatistiğinin anlamlı çıkması verilerin çok değişkenli normal dağılımdan geldiğinin göstergesidir. Çalışma içerisinde yapılan analiz sonucunda Barlett Testi anlamlı bulunmuştur (x2=3626,200; p=0.00). Ölçeğin deneme formu verilerinin, faktör analizi yapmaya uygun olduğu görülmektedir.

Faktör analizi sonucunda extraction değeri ,40’ın altında olan ve birden fazla faktöre yük veren 9 madde (9,1,17,7,22,23,25,15,4) ölçekten çıkarıldıktan sonra ölçeğin 20 maddeden oluşan üç faktörlü bir yapıya sahip olduğu belirlenmiştir. Faktör yükleri ve üç faktöre ait varyans açıklama oranları Tablo 2’de verilmiştir. Faktör yükleri madde ve faktör arasındaki ilişkinin göstergesidir. Faktör yükünün 0,40 ve üstünde olması maddenin faktörle aynı şeyi ölçtüğünün kanıtı olarak kullanılmıştır.

 

 

Tablo 2: Kukla Tiyatrosuna Yönelik Tutum Ölçeğine İlişkin Geçerlik ve Güvenirliğe Ait Analiz Sonuçları

 

Madde

Faktör yükü ve madde
toplam korelasyonu
Faktör 1 Faktör 2 Faktör 3
Duyuşsal ifadeler M12. Kukla tiyatrosu izlemeyi heyecanla beklerim. 0,93 (0,79)
M13. Kukla Tiyatrosunu dikkatle izlerim. 0,85 (0,69)
M14. Kukla tiyatrosu izlediğim gün çok güzel geçer. 0,85 (0,72)
M18. Kukla tiyatrosunun eğlenceli olduğunu düşünüyorum. 0,80 (0,83)
M11. Kukla Tiyatrosunu sonuna kadar izlerim. 0,78 (0,69)
M16. Kukla tiyatrosu olduğu gün okula heyecanla giderim. 0,74 (0,72)
M10. Kukla tiyatrosunun faydalı olduğunu düşünüyorum. 0,70 (0,68)
M6. Kukla tiyatrosu izlemek keyif veriyor. 0,69 (0,70)
M8. Kukla Tiyatrosu izleyince rahatlarım. 0,69 (0,65)
M20. Kukla tiyatrosundan hoşlanırım. 0,69 (0,73)
M19. Okulumuza Kukla tiyatrosu gelirse giderim. 0,67 (0,70)
M26. Kukla tiyatrosu sayesinde konuları daha kalıcı öğreniyorum. 0,46 (0,61)
Katılım M3. Kukla tiyatrosunda bir karakteri seslendirmek isterim. 0,83 (0,62)
M2. Kukla tiyatrosu yapmak isterim. 0,77 (0,65)
M5. Kukla tiyatrosuyla okul dışında da ilgilenmek isterim. 0,77 (0,53)
M24. Okulumuzda Kukla tiyatrosu kursu olursa katılırım. 0,73 (0,62)
M29. Kukla tiyatrosu kursuna katılmak beni heyecanlandırır. 0,59 (0,59)
Tepkisel İfadeler M27. Kukla tiyatrosunun gereksiz olduğunu düşünüyorum. 0,90 (0,62)
M28. Kukla tiyatrosu olduğu gün okul bana çok sıkıcı gelir. 0,87 (0,64)
M21. Kukla tiyatrosuna zorunlu değilse gitmem. 0,70 (0,42)
Özdeğer: 9,18 1,73 1,19
Toplam varyansı açıklama oranı (%): 45,93 8,67 5,98
Açıklanan Toplam Varyans: 60,60
  Cr α güvenirlik katsayısı (alt ölçek): 0,93 0,81 0,72
  aCr α güvenirlik katsayısı (tüm ölçek): 0,93

Not: Madde-test korelasyonları parantez içerisinde verilmiştir.

Bir maddenin bir faktörde gösterilmesi için faktör yükünün en az .40 olması gerektiği ifade edilmektedir (Akt. Kılıç Çakmak, Çebi,Kan, 2014; DeVellis, 2003; Field, 2005). Tablo 2 incelendiğinde iki faktöre ait maddelerin tamamının faktör yüklerinin 0,40’ın üzerinde olduğu görülebilir. Birinci faktöre ait 12 maddenin (6,8,10,11,12,13,14,16,18,19,20,26) duyuşsal ifadeler ikinci faktöre ait 5 maddenin (2,3,5,24,29) ise katılma üçüncü faktöre ait 3 maddenin (21,27,28) tepkisel ifadeler’e ilişkin olduğu söylenebilir. Birinci faktöre ait varyans açıklama oranı %45,93, ikinci faktörün toplam varyansı açıklama oranı %8,67, üçüncü faktörün toplam varyansı açıklama oranı ise %5,98 olarak bulunmuştur. Ölçeği oluşturan maddelere ait faktör yükleri 0,46 ile 0,93 arasında değişmektedir. Birinci faktör yükü 0,46 ile 0,93 arasında, ikinci faktör yükü 0,59 ile 0,83 arasında, üçüncü faktör yükü ise 0,70 ile 0,90 arasında değişmektedir. Tüm bu bulgular ölçeğin tatmin edici düzeyde (üç alt faktörlü) yapı geçerliğine sahip olduğuna ilişkin kanıt olarak kullanılabilir.

Ölçeğin madde geçerliğine ve homojenliğine ilişkin olarak, ölçekte yer alan her bir maddenin, ölçmek istediği özelliği ölçüp ölçmediği ve ölçtükleri özellik açısından kişileri ayırt etmede ne kadar yeterli olduklarının belirlenmesi amacıyla madde-toplam korelasyonları hesaplanmıştır. Hesaplama sonucunda madde-test korelasyonlarının 0,42 ile 0,83 arasında değerler aldığı bulunmuştur. Madde toplam korelasyonlarının .30 ve daha yüksek olması ölçek maddelerinin geçerliğine bir kanıt olarak kullanılmaktadır (Akt. Kılıç Çakmak, Çebi,Kan, 2014; Nunnally ve Bernstein, 1994). Madde-toplam test korelasyonları incelendiğinde, her bir madde için (r=.30)’un üzerindedir. Bu durum, ölçek maddelerinin ölçülmek istenen özelliği ölçme amacına hizmet ettiğine işaret etmektedir. Tüm bu bulgular ölçek maddelerinin geçerliğine ve aynı yapıyı ölçtüğüne kanıt olarak kullanılabilir. Ayrıca bu bulgular daha önce yapılmış olan Tiyatro ve Drama Uygulamaları Dersi Tutum Ölçeğinin sonuçlarını destekler niteliktedir.

Ayrıca ölçeğin güvenirliğini belirlemek için Cronbach alfa iç tutarlılık katsayısına bakılmıştır. Ölçekte yer alan her bir madde için madde-toplam korelasyonları ve her bir alt boyuta ilişkin Crα güvenirlik katsayıları Tablo 2’de sunulmuştur. Genel olarak, güvenilirlik katsayılarının .70 veya daha yüksek olması, yeterli olarak değerlendirilmektedir (Nunnally, 1978). Ölçeğin tümüne ait Crα güvenirliği; 0,93, birinci alt faktöre ait Crα güvenirliği; 0,93, ikinci alt faktöre ait Crα güvenirliği; 0,81, üçüncü alt faktöre ait Crα güvenirliği; 0,72 olarak bulunmuştur. Tüm bu bulgular ölçeğin tatmin edici düzeyde güvenirliğe sahip olduğunu destekler niteliktedir.

Aynı çalışma grubu üzerinde ölçeğin alt boyutları arasındaki ilişki sorgulanmıştır. Alt boyutlar arasındaki korelasyon katsayıları Tablo 3’te sunulmuştur. Analiz sonucuna göre boyutların birbirleriyle anlamlı ilişki içinde olduğu görülmüştür.

 

Tablo 3. Alt Boyutlar Arasındaki Korelasyon Katsayıları
Boyutlar Duyuşsal ifadeler Katılım Tepkisel İfadeler
Duyuşsal ifadeler 1,00 0,536 0,613
Katılım 1,00 0,391
Tepkisel İfadeler 1,00
**p<0.01

Tablo 3 incelendiğinde ölçeğin alt boyutları arasındaki korelasyonların 0,39 ile 0,61 arasında değiştiği ve .01 düzeyinde anlamlı farklılığa sahip olduğu görülmektedir.

Şekil 1 Doğrulayıcı Faktör Analizi

Açımlayıcı faktör analizi sonrasında ortaya çıkan modelin, yapı geçerliğini değerlendirmek için doğrulayıcı faktör analizi (DFA) yapılmıştır (Kline, 2005). Bu çalışmada model uyum indeksleri olarak χ2/df Chi-square/Degree of freedom, Root Mean Square Error of Approximation (RMSEA), Standardized Root Mean Square Residual (SRMR), Goodness of Fit Index (GFI), Adjusted Goodness of Fit Index (AGFI), Normed Fit Index (NFI) ve Comparative Fit Index (CFI) göz önünde bulundurulmuştur.

Üç faktörden oluşan yapıya ilişkin olarak gerçekleştirilen doğrulayıcı faktör analizlerinde model üzerinde hiçbir modifikasyon gerçekleştirilmeden önce ulaşılan uyum iyiliği indeksleri şöyledir: [χ2/df=1.67 (p=.000); RMSEA= .07; GFI= .88; AGFI= .85; CFI=.97; NFI= .96; SRMR= .055].

Modelin uyum iyiliği indeksleri incelendiğinde, X2/df değerinin 1.67 olduğu görülmektedir. Alanyazında bu değerin küçük örneklemler için 2.5’in altında çıktığı modellerde mükemmel uyum olduğu ifade edilmektedir (Kline, 2005). RMSEA değeri .07 olarak bulunmuştur. Brown (2006) ile Jöreskog ve Sörbom’a (1993) göre bu değer iyi uyuma işaret etmektedir. CFI ve NFI değerleri incelendiğinde, iki indeks değerinin de .95 ve bu değerden büyük olması mükemmel uyuma sahip olduğunu göstermektedir (Sümer, 2000; Tompson, 2004). SRMR değerinin ise .06 ile iyi uyuma sahip olduğunu göstermektedir (Brown, 2006; Byrne, 1994). GFI ve AGFI’nın 0.90 ve yukarı olması modelin mükemmel uyumunu; GFI için. 85 ve yukarısının, AGFI için ise .80 ve yukarısının kabul edilebilir uyumu yansıttığı kabul edilmektedir (Akt. Kılıç Çakmak, Çebi,Kan, 2014; Jöreskog ve Sörbom, 1993). Bu doğrultuda GFI indeksi için modelin uyumunun mükemmele yakın olduğu; AGFI değeri içinse kabul edilebilir olduğu söylenebilir.

Ölçekte DFA analizine ilişkin her bir maddeye ait standardize çözümleme değerlerinin anlamlı olup olmadığını belirlemek için t değerleri incelenmiştir. Belirlenen t değerleri 8.85 ile 19.50 arasında değişmektedir. Hesaplanan t değerleri tüm maddeler için p<.01 düzeyinde anlamlı bulunmuştur. Sonuç olarak DFA sonrası elde edilen uyum indeks değerleri incelendiğinde, 20 maddelik ölçme aracının iyi bir uyum gösterdiği ve uygulanabilir olduğu söylenebilir.

Sonuç ve Öneriler

Alanyazın incelendiğinde kukla tiyatrosuna yönelik daha önce yapılmış bir ölçek çalışmasına rastlanmamıştır. Ancak “Tiyatro Ve Drama Uygulamaları Dersine Ait Tutum Ölçeği” adlı bir çalışmaya rastlanılmıştır. Bu nedenle araştırmacı tarafından kukla tiyatrosuna yönelik tutumları belirlemek amacıyla bir dörtlü likert tutum ölçeği geliştirilmiş ve ölçeğin geçerlik ve güvenirlik çalışmaları yapılmıştır. Türkiye de kukla tiyatrosuna yönelik çalışmaların azlığı, yapılan çalışmanın önemini daha da artırmaktadır. Kukla tiyatrosuna yönelik tutumların ölçülebilmesi amacıyla geliştirilen ölçek; duyuşsal ifadeler, katılım ve tepkisel ifadeler olmak üzere 3 alt boyuttan oluşmaktadır.

Ölçeği meydana getiren alt boyutların güvenirlikleri ile ilgili hesaplanan Cronbach alpha iç tutarlılık değerleri sırasıyla “0,93, 0,81, 0,72” ölçeğin tümü için ise 0,93 olarak hesaplanmıştır. Geliştirilen ölçme aracının geçerlik ve güvenirlik verileri dikkate alındığı ölçeğin geliştirilme amacı olan “kukla tiyatrosuna yönelik tutumları ölçebilme” özelliğine sahip olduğu görülmektedir. Bu çalışma sonucunda ölçeğin psikometrik özellikleri, ölçeğin geçerli ve güvenilir bir yapıda olduğunu göstermektedir. Bireylerin Kukla tiyatrosuna yönelik tutumları geliştirilen bu ölçek aracılığıyla belirlenebilir. Son olarak geliştirilen ölçeğe ilişkin geçerlik ve güvenirlik çalışmaları gerek zaman gerekse de maddi imkânlar göz önünde bulundurularak aynı örneklem grubu üzerinde gerçekleştirilmiştir. Ayrıca yapılan çalışma ilkokul 2,3, ve 4 sınıf öğrencileri üzerinde uygulandığı için, gelecek çalışmalarda farklı örneklem grubu üzerinde geliştirilen ölçeğin geçerlik ve güvenirlik değerleri test edilebilir.

 

Developing A Scale for Attitude Towards Puppet Theatre

 

 

   M AKSUa                                  Adnan KANb

      Gazi University                         Gazi University

Abstract

The aim of this study is to develop a measuring scale to define the attitude towards puppet theatre. A systematic approach was followed to develop this measuring scale. The scale  was applied to 340 primary school (2nd, 3rd and 4th grade) students who are being educated in Ankara. Sample group was randomly split into two groups (n1=180, n2=160). To ensure the relaibility and validity of the obtained data, Factor Analysis, Correlation Tests and Cronbach alfa coefficients were calculated. Exploratory Factor Analysis applied on the first and Confirmatory Factor Analsis applied on the second group. Exploratory Factor Analysis showed that the scale is consisting of 20 scale items and 3 factors. These factors were labelled as interactive, cohesive and affective, in light of relevant literature. Cronbach alfa coefficient for the whole scale was found 93 whereas the values of Cronbach alfa coefficient for individual factors of the scale changed between 93 and 72. The Confirmatory Factor Analysis was conducted within the scope of validity of the scale confirming the structure of 3-factor scale. The findings of the study revaled that the scale is valid and reliable for measuring The Attitude Towards Puppet Theatre.

Key Words

Puppet, Puppet Theatre, Interaction, Scale Developing

  1. M AKSU is currently a PhD student. His researchs include puppet theatre and art based education. Correspondence: Gazi University, Department of Educational Sciences, Ankara, Turkey.
  2. Adnan KAN, D., is currently an associate professor of Educational Sciences. Contact: Gazi University, Gazi Education Faculty, Department of Educational Sciences, Ankara, Turkey. Email: adnankan@gazi.edu.tr

Kaynakça

Baird, B. (1965). The Art Of The Puppet. New York: A Ridge Press Book, 1965.

Brown, T. A. (2006). Confrmatory factor analysis for applied research. New York: Guilford.

Byrne, B. M. (1994). Structural equation modeling with EQS and EQS/Windows: Basic concepts, applications, and programming. Tousand Oaks, CA: Sage.

DeVellis, R. (2003). Scale development: theory and applications (2nd ed.). Tousand Oaks, CA: Sage.

Field, A. (2005). Discovering statistics using SPSS (2nd ed.). London: Sage.

Jurkowski, H. (1988). Towards A Theatre Of Objects. Aspects Of The Puppet Theatre.
Penny Francis (Ed.), London: Puppet Centre Trust, 1988.

Jöreskog, K. G., & Sörbom, D. (1993). LISREL 8: Structural equation modeling with the SIMPLIS command language. Chicago: SSI Scientifc Sofware International Inc.

Kaiser, H. F. (1974). An index of factorial simplicity. Psychometrika, 39, 31-36. doi: 10.1007/BF02291575

Kass, R. A., & Tinsley, H. E. A. (1979). Factor analysis. Journal of Leisure Research, 11, 120-138.

Kılıç Çakmak, E. Çebi, A. Kan, A. (2014). E-öğrenme Ortamlarına Yönelik “Sosyal Bulunuşluk Ölçeği” Geliştirme Çalışması, Kuram ve Uygulamada Eğitim Bilimleri, DOI: 10.12738/estp.2014.2.1847

Kline, P. (1994). An easy guide to factor analysis. New York: Routledge.Nunnally, J. C. (1978). Psychometric testing. New York: McGraw-Hill.

Nunnally, J. C., & Bernstein, I. (1994). Psychometric theory. New York: McGraw-Hill.

MEGEP (2007). Mesleki Eğitim ve Öğretim Sisteminin Güçlendirilmesi Projesi. Çocuk
Gelişimi ve Eğitimi. Kuklalar. Ankara, 2007

Oral, Ü. (2003). Kukla ve Kuklacılık. Ankara: Kitabevi Yayınları, 29-55.

Pallant, J. (2001). SPSS survival manual. Maidenhead: Open University Press.

Sümer, N. (2000). Yapısal eşitlik modelleri: Temel kavramlar ve örnek uygulamalar. Türk Psikoloji Yazıları, 3(6), 49-74.

Tavşancıl, E. (2005). Tutumların ölçülmesi ve SPSS ile veri analizi. Ankara: Nobel.

Temuçin, E. (2007). Çocuk Tiyatrosunda Sanatsal Bir Anlatım Aracı Olarak Kukla. Yüksek
Lisans Tezi, Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara.

Türk Dil Kurumu (1988). Türkçe Sözlük. Ankara: TTK Basımevi, 408.

Tompson, B. (2004). Exploratory and confrmatory factor analysis: Understanding concepts and applications. Washington, DC: American Psychological Association.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.